Terlemek ne kadar doğal bir durum ise hiç terlememek ve aşırı terlemek de o kadar anormal ve rahatsız edici bir rahatsızlıktır. Özellikle sosyal çevreye etkisi oldukça önemlidir.

Vücudumuzda yer alan yaklaşık 5 milyon ter bezimiz, vücut ısımızı ayarlamakla görevlidir. Terleme konusunda görevli bir diğer önemli alan ise, beynimizde yer alan Hipotalamus’tur. Ter bezleri, sinir sistemimizin kontrolünde faaliyetlerini sürdürürken, burada oluşan anormallikler ve fazla çalışma durumları, terlemeyi artırıcı etki gösterebilmekte ve fazla terleme olabilmektedir.

Aşırı terleme sorunu fizyolojik bir takım nedenlere bağlıdır. Bu nedenler biorezonans cihazı ile ön sağlık analizi sayesinde tespit edildiğinde; kısa sürede tedavi de sağlanabilir.

Kısaca Biorezonans

İnsan vücudunda her bir organ, hücre, doku vb. bir frekansa sahip. Ve bu frekanslar birbiriyle uyumlu, düzgün çalışmak durumunda. Aksi halde vücut direncini kaybeder, her insanda farklı koşullarda hastalıklar ortaya çıkar.

Biorezonans yani frekans tıbbı olarak adlandırdığımız tedavi metodunla bu titreşimleri ölçen özel bir cihaz mevcut. Cihaz hasarlı frekansları belirler ve kişinin vücudunu analiz eder. Biz bu aşamaya ön sağlık analizi demekteyiz.
Ön sağlık analiziniz sonucu çıkan hastalıklar doktorumuz tarafından tedavi planının oluşturulması ile hastaya sunulur. Ortalama başarı oranı ve kaç seansta hangi tedavilerin uygulanacağı anlatılır. Hasta devam etmek isterse uygun zaman diliminde ilk seans başlar.
Seanslar esnasında hasta hiçbir ağrı, sızı, yan etki hissetmez. Dışarıdan takviye, ilaç almadığı için hiçbir yan etkisi yoktur. Sıfır günlük bebeğe dahi uygulanabilir.
Hasta rahat bir koltukta oturur. Doktorun önerdiği şekilde cihazla bağlantılı manyetik aktarımlar yapılır. Bu sırada hasta uyuyabilir, konuşabilir, kitap okuyabilir..
Belirli seans sonunda hasta hastalıklarının etkisinden çıkmaya başlar. Hastanın farkında olmadığı bir çok rahatsızlık da kendiliğinden düzelmeye başlar. Çünkü tedavi edilen ilgili organın bağlı olduğu diğer rahatsızlıklar da ortadan kaybolur. Kişi fizyolojik ve psikolojik bakımdan bütüncül bir iyileşme sürecine girer.
Hastalarımıza önerimiz bolca su içmeleri, seanslara düzenli gelmeleridir. Bunun dışında hiçbir ilaçla baskılanma yapılmaz.
Ayrıca akupunktur, çiçek terapisi, bilinçaltı arındırma gibi hizmetler de hastanın ihtiyacı varsa uygulanır, iyileşme süreci desteklenir.

Add Your Comment